Vadi Oluşumu

Vadi oluşumu 

Vadi oluşumu çizgisel akışla başlar ve akarsuyun aşındırma ve biriktirme etkilerine göre gelişir. Vadilerde izlenen jeomorfolojik oluşumlar aşınım ve birikim olmak üzere iki kategoride gelişir. Bir akarsu havzasındaki aşınım sadece yatak içerisinde gelişen kazıma olmayıp tüm drenaj havzasında, çözülme ve kütle hareketleri yoluyla oluşan malzemenin yerinden sökülüp yatağa aktarılmasını da
kapsar. Aşınma esnasında akarsu yatağı boyuna ve yanal yönde biçim değiştirir. Bu biçim değiştirme esnasında oluşan yerşekilleri jeomorfolojik evrimin belirli aşamalarında farklılıklar gösterir.

Vadilerin boyuna profillerinin gelişimi

Vadilerin boyuna profillerindeki değişimler yatak derinleşmesi (kazınma) ile gerçekleşir. Akarsu yatağındaki kazılma belirli bir taban seviyesine göre gerçekleşir. Denizler akarsu aşındırmasında nihai taban seviyesidir (fundamental base level). Çeşitli nedenlerle bir akarsuyun değişik çığırlarında yerel veya geçici taban seviyesi / eğim kırıklığı (local base level) gelişebilir. Bu yerel taban seviyesi ortadan kalkana kadar kaynak alan yönünde aşınma-taşınma-çökelme süreçlerini denetler. Zaman içerisinde yerel taban seviyesini oluşturan etkenler ortadan kalktıkça akarsu yatağının boy profilinde izlenen eğim kırıkları tesviye edilir ve yatak eğimi nihai olarak su kütlesinin akışı ve yükün sürüklenmesine olanak sağlayan en az eğime ulaşır. Asgari eğime ulaşılan bu aşama denge profili olarak  anımlanır (profile of equilibrium). Jeomorfolojik evrimde denge profili olgunluk ve ihtiyarlık dönemlerinde gelişir. Vadilerin derinleşmesi esnasında yatakta beliren eğim kırıklıkları kaynak yönünde çok dönemli yerşekillerinin ortaya çıkmasına yol açabilir. Kaya türü farklılığı, tektonik, geriye aşındırma, statik gençleşme, setlenme gibi etkenler başlıca eğim kırıklığı nedenleridir.

Vadi enine yanayının gelişimi


Bütün yerşekilleri gibi vadilerin enine yanayının oluşumu da dört grup etmen tarafından denetlenmekte olup bunlar yükseklik farkı, yamaç gerilemesi, dış güçler ve kayaçların litolojik ve yapısal özellikleridir.

Vadi_olusumu
Bir akarsu vadisi enine yanayının oluşumunu
denetleyen etmenler (Erol, 1985)

Yükseklik farkı (height difference). Akarsular bir vadiyi oluşturan güç olduğuna göre, vadi kazılması her şeyden önce akarsuyun potansiyel enerjisine, bu enerjinin değeri de kaş düzeyi ile taban düzeyi arasındaki yükseklik farkına (h) bağlıdır. Taban düzeyi derinde olan vadilerde, akarsuyun doğrudan etkisi ve derine aşındırma gücü fazla, bu nedenle vadi dar ve derin olur. Taban düzeyindeki alçalmalar, kaş düzeyindeki yükselmeler bu değerleri yeniden etkiler.

Yamaç gerilemesi (slope recession). Vadi şeklinin belirmesinde ikinci önemli etmen, akarsuyun doğrudan etkisini ortaya koyan yatak erozyonu ve dipten oyulma yanında, yatağın dolaylı etkilerini yönlendiren yamaç gerilemesi olaylarıdır. Bunların etkisiyle yamaçlar dik, yatık, içbükey yada dışbükey şekilli olabilir.

Dış güçler (external forces). İklim en önemli dış güç olup akarsuyun rejimini, yamaç gerileme, günlenme süreçlerini, bitki örtüsü vb. etmenleri denetler. İklim değişmeleri süreçlerin zamanla farklılaşmasına neden olmak suretiyle etkilidirler. Örneğin diğer bütün koşullar aynı da olsa, tropikal, kurak ya da ılıman bölge vadilerinin biçimi farklıdır. Kurak ve yarı kurak bölgelerde paralel yamaç gerilemesi egemen süreçtir. Kurak bölge yamaç eğimleri genelde dik olup vadi yoğunluğu seyrektir. Nemli bölgelerde vadiler yoğun sıklıktadır ve yamaçları basık, yamaç işlenmesi süreklidir.

 Kayaç-yapı (rocks-structure). Vadi tabanını ve yamaçları oluşturan kayaçların türü ve yapıları da vadinin şeklinin belirmesinde önemli etkiye sahiptir. Öte yandan yapıyı etkileyen genç tektonik olayların vadi oluşum sürecinde de değişmelere neden olan dinamik bir rolü vardır. Geçirimli kayaçların yüzeylediği alanlarda yamaç gelişim hızı düşük olup, yamaç profili dışbükeydir. Halbuki geçirimsiz kayaçlarda yamaç gelişim hızı yüksektir ve yamaçlar içbükey görünümdedir. Kolay aşınabilir vadilerde enine genişleme ve derine kazıma hızlı, dirençli kayalarda ise yavaş gerçekleşir. Bu nedenle akarsu boyunca sadece kaya türü farklılığına dayalı yerşekli grupları izlenebilir. Kayaçların yapısal konumları vadinin enine kesitlerinde de farklılıklara yol açar. Vadiler bu nedenle simetrik, asimetrik; basamaklı veya düz yamaçlı olabilir.

Vadi enine yanayının gelişim evreleri


Vadi oluşumu çok etkenli bir süreç olduğu için, oluşum bu sürece bağlı birtakım evreler gösterir. Bu karmaşık süreci daha iyi anlatabilmek için önce diğer değişkenleri, yani yapı, iklim ve tektoniği değişmez (sabit) kabul ederek sadece akarsu erozyonu sürecini ele almakta yarar vardır. Bu varsayım fluviyal jeomorfolojide Davis’in aşınım dönemleri kavramı olarak bilinir. William Moris Davis
tarafından ileri sürülen bu kavram gençlik, olgunluk ve ihtiyarlık evreleri olarak bölümlenmiştir. Ancak modern jeomorfolojik analizlerde diğer etkenlerde göz önüne alınmaktadır.

Gençlik evresi. Önceki dönemlerde aşınarak az çok düzleşmiş bir bölgede yeni bir tektonik yükselme olursa, akarsuların taban düzeyi ile yükselen kaş düzeyleri arasında bir yükseklik farkı belirir. Potansiyel bir güç kazanan akarsular, bu güçlerini kinetik enerjiye çevirerek yataklarını kazmaya başlarlar. Bu başlangıç evresinde akarsular önce yataklarının dibini aşındırarak yataklarını olduğu yere gömerler. Akarsuyun kinetik enerjisinin büyüklüğüne ve kayaçların dayanıklılığına bağlıolarak yüzlerce, binlerce yıl süren bu gömülme, yarılma sonucu orada çok dar ve bazen yüzlerce metreyi bulan derin yarıntılar meydana gelir. Bu gibi dar vadilere kısık, kapız, boğaz (gorge) gibi adlar verilmiştir. Kısıklar daha çok kolay eriyen ancak yıkılmayan kalkerler içinde, çatlaklı dayanıklı
magmatik ve metamorfik kayaçlarda daha çok oluşur. Kayaçlar nekadar dayanıklı, akarsu yatak erozyonu nekadar güçlü olursa olsun, kısık biçimlivadi belirli bir derinliğe ulaşınca yamaçlar kendini tutamaz hale gelir, yamaç gerilemesi devreyegirerek yamaçların üst bölümünde bir açılma, genişleme meydana gelir. Gençlik evresinin ileri biraşamasında yamaç gerilemesi sonucu taban yüzeyi ve kaş yüzeyi arasındaki yükseklik farkının azalması, ve zamanın etkisi ile vadi genişliği ile yükseklik farkı arasındaki farkın azalması, vadi yamaçlarının giderek açılması ve V-biçimli bir vadinin oluşumu ile sonuçlanır.

Olgunluk evresi. Akarsuyun derine kazılmasının azalması, akan suyun yamaç diplerini oyarak yanlamasına aşındırmayı başlatması yamaç gerilemesini arttırır ve vadi tabanının belirmesine neden olur. Olgunluk evresinin başlarında derinlemesine aşındırma henüz yanlamasına aşındırmadan güçlüdür ve vadi tabanı genişlemekle birlikte derinleşmesini de sürdürür. Derinlemesine aşındırmanın
henüz etkili olduğu bu erken aşamada vadi tabanı üzerindeki alüvyon örtüsü incedir ve taban bir aşınım tabanı özelliğindedir. Olgunluk evresinin ileri aşamalarında, derine ve yanlamasına aşındırmalar arasındaki denge giderek değişir ve tabandaki alüvyon kalınlaşır, derinleşme yavaşlar, genişleme güçlenir. Ancak vadi tabanı genişlemesi sınırsız değildir. Taban genişliği yatak genişliğinin yaklaşık 18 katına erişinceye kadar devam eder sonra durur. Böyle bir aşamada vadi tabanı iyice alçalmış ve erişebileceği en fazla genişliği kazanmıştır.

İhtiyarlık evresi. Vadi tabanının mevcut koşullar altında erişebileceği derinlik ve genişliği bulmasından sonra, vadide derinleşme ve genişleme sona erer. Ancak vadi yamaçlarında henüz belirli bir yükseklik mevcuttur ve yavaşlamış da olsa dış süreçlerin denetimindeki yamaç gerilemesi sürmektedir. Bu durum doğal olarak vadiler arasındaki tepelerin alçalması, kaş düzeyi ile taban düzeyi arasındaki farkın giderek daha da azalması sonucunu doğurur, ve bölgede çok yassı bir aşınım düzlüğü oluşur. Bu düzlüğe peneplen adı verilir. Peneplen üzerinde seyrek aralıklarla, yüksekliği 200-300 metreyi aşmayan bazı kalık tepeler (residual hill) ve sertgen (monadnock) tepelere rastlanır.

Alıntıdır.

Doç.Dr.Kadir Dirik
HÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir