Akarsu Havzası
Bir akarsuyun kollarıyla beraber sularını topladığı alana akarsu havzası denir.
Sularını denize ulaştıran akarsulara açık havza, sularını göle ulaştıran ya da kuruyarak, cılızlaşarak denize ulaşamayan akarsulara kapalı havza denir.
Kapalı havzalarımız:
– Tuz Gölü Kapalı Havzası,
– Konya Kapalı Havzası
– Göller Yöresi Kapalı Havzası
– Van Gölü Kapalı Havzası
– Hazar Gölü Kapalı Havzası
Not: – Ülkemiz içinde veya dışında denize ulaşan bütün akarsularımız açık havzalıdır.
– Ülkemizde kapalı havzaların oluşmasının en önemli nedeni yerşekilleridir. Bunun yanında kuraklık ve kireçtaşı arazilerin varlığı da bazı kapalı havzalarımızın oluşmasında etkendir.
Akarsu Debisi (Akım)
Akarsuyun herhangi bir kesitinden saniyede geçen su miktarının m³ olarak değerine debi denir.
Debiyi – İklim,
– Yağış miktarı,
– Yağış biçimi,
– Havzanın genişliği,
– Tabakaların geçirimliliği,
– Yeraltı suları,
– Havzadaki bitki örtüsü,
– Beşeri faktörler etkiler.
Not: -Türkiye’de debisi en yüksek akarsu Fırat’dır.
-Doğu Anadolu Bölgesi’nde kışın debi kar yağışları(yağış biçimi) nedeniyle azalırken, ilkbaharda karların erimesiyle debi artar.
Akarsuyun debisi dışında akış hızı da önemlidir. Akarsuyun hızı suyun birim zamanda aldığı yoldur. Türkiye akarsuları, su miktarları çok olmasa da yatak eğimleri fazla olduğu için hızlı akarlar. Bu durum hidroelektrik potansiyeli arttırır.
Akarsu Rejimi
Akarsuyun debisnde yıl boyunca oluşan değişmelerdir. Akarsu rejimini yağış rejimi, yağış biçimi, sıcaklık, bitki örtüsü etkiler. Yıl boyunca akım değişikliği az olan akarsuların rejimleri düzenlidir.
Beslenme Kaynaklarına Göre Akarsular
1. Yağmur sularıyla beslenen akarsular
Akdeniz iklim bölgelerinde akan Bakırçay, Gediz, Küçük Menderes, Büyük Menderes, Susurluk, Dalaman gibi ırmaklar yağmur sularıyla beslenen önemli akarsulardır. Bu tür akarsular yağışlı dönemde maksimum seviyeye çıkarken kurak dönemde minimum seviyeye düşerler.
2. Kaynak sularıyla beslenen akarsular
Bu tür akarsuların en önemli özelliği kurak dönemde bile debilerinin çok fazla değişmemesidir. Ülkemizde Manavgat, Köprü Çayı, Düden Çayı bu tür akarsulara örnektir.
3. Kar ve buz suları ile beslenen akarsular
Bu tür akarsular kar yağışlarının en fazla olduğu dönemde en alçak seviyelerine inerler. Kar erimelerinin olduğu dönemde ise coşarlar.Bu tür akarsular ülkemizde kaynaklarını yüksek dağlardan alırlar. Fırat, Dicle, Çoruh önemli örneklerdir.
4. Gölden beslenen akarsular
Bu tür akarsular kaynaklarını aldıkları göllerin sularını dışarıya taşıdıkları için, bu göllerin tatlı olmasını sağlarlar. Beyşehir Gölü’nden çıkan Çarşamba Suyu, Eğirdir Gölü’nden çıkan Kovada Suyu bu tür akarsulara örnektir.
5. Karma rejimli akarsular
Bu tür akarsular birden fazla beslenme kaynağına sahiptir. Hem yağmur, hem kar sularıyla beslenirler. dolayısıyla havzalarındaki sular farklı iklim bölgelerinde bulunur. Kızılırmak, Fırat bu tür akarsularımıza en güzel örneklerdir.
6. Sel rejimli akarsular
Yağışın bol olduğu dönemde yatağının dışına taşarak sele yol açan, kurak dönemde ise kuruyarak ortadan kalkan akarsulara sel rejimli denir. Bu tür akarsular ülkemizde İç Anadolu Bölgesi’nde en çoktur.
Not: – Ülkemiz akarsuları genel olarak düzensiz rejime sahiptir. Bunun en önemli nedeni yağış rejiminin düzensiz olması ve akarsularımızın çok önemli bir bölümünün kar ve buzların bulunduğu yüksek dağlardan kaynaklarını almalarıdır.
– Ülkemizde yalnızca Karadeniz’in kıyı kesiminde boyları kısa olan akarsular kısmen düzenli rejime sahiptir.
– Meriç ve Asi Nehirleri kaynaklarını ülkemiz dışından alırlar.
– Fırat ve Dicle Nehirleri ülkemizden doğar, Basra Körfezi’ne dökülür.
– Aras ve Kura Nehirleri ülkemizden doğar, Azarbeycan’da Hazar Gölü’ne dökülür (kapalı havza).
– Bartın Çayı’nın ağız kısmından içeriye doğru birkaç km. Taşımacılık için yararlanılır.
Türkiye Akarsularının Genel Özellikleri
– Ülkemizin şekillenmesinde en önemli dış kuvvettir.
– Ülkemizin bir yarımada olması, Karadeniz ve Akdeniz’de dağların kıyıya paralel uzanması nedeniyle akarsularımızın boyları kısadır (Türkiye sınırları içinde en uzun akarsu Kızılırmak’tır).
– İklim koşulları ve yerşekillerinin çok çeşitli olması nedeniyle sık bir akarsu ağına sahiptir.
– Yazın buharlaşmanın fazlalığı, yağış rejiminin düzensizliği, kar ve buz erimeleri nedeniyle rejimleri düzensizdir.
– Ülkemizde yarı kurak iklim koşullarının etkisiyle ve havzaların dar olması nedeniyle akarsularımızın su miktarı azdır.
– Ülkemiz yakın jeolojik dönemde oluşmuş genç bir ülkedir. Bu nedenle akarsularımız henüz denge profiline (yatağın deniz seviyesine inmesi) ulaşmamıştır.
– Eğimin fazla olması akarsularımızın hızlı akmasına neden olur. Bu durum hidroelektrik potansiyeli arttırır.
– Dağların genel uzanışına uygun olarak, çoğunlukla doğu-batı doğrultusunda akarlar.
– Ülkemiz akarsularından elektrik üretimi, sulama ve içme suyu, tatlısu balıkçılığı, su sporları gibi faaliyetlerde yararlanılmaktadır.Ülkemiz akarsuları genelde bulanık ve çamurlu akarlar. Bu durum havzada bitki örtüsü yoksunluğunun, dolayısıyla erozyonun en önemli göstergesidir. Akarsularımızın su toplama havzasında erozyonun güçlü olduğunun diğer bir kanıtı da delta ovalarının varlığıdır.
Yararlı bir yazı. Teşekkürler
Yazı için teşekkürler baya işime yaradı