Türkiye’de en ilkel saz meskenden en modern gökdelenlere kadar çok çeşitli mesken tipleri bulunur. Mesken tiplerini çevreden sağlanan yapı malzemesi, ekonomik durum, sosyal ve kültürel gelenekler ile teknolojik birikim tayin etmektedir. Ancak coğrafi çevreye en iyi uyan, başka kelimelerle bulundukları çevrenin coğrafi potansiyelini en iyi yansıtan meskenler daha ziyade köy ve kasaba meskenleridir. Bu nedenle, Türkiye’deki mesken tipleri ele alınırken, modern inşa teknikleri ile yapılan ve pişirilmiş tuğla, çimento, kiremit gibi modern malzeme ile inşa edilen meskenler konumuz dışında bırakılacaktır.
Mülki; Bir ülkeye ait, ülke idaresi ile ilgili, ülke yönetimine ait gibi anlamlara gelmektedir.
1. Ahşap Meskenler
Ülkemizde Karadeniz Bölgesi ile Marmara bölgesinin Güney Marmara bölümünde orman içindeki meskenlerin çoğu ahşaptır. Bu evler ormandan elde edilen malzeme ile yapılmışlardır. Çoğunlukla taş bir temel üzerinde yükselen ve genellikle ahır olarak kullanılan zemin kat ile bunun üzerinde yükselen oturma katından oluşur. Doğu Karadeniz’de evin kenarında eklenti halinde “serende” denilen ve zahirelerin konulduğu bir ambar bulunur. Karadeniz Bölgesindeki çoğu ahşap meskenlerin bir kısmı ağaç gövdelerinin, olduğu gibi üst üsttte koyulması, bazen sadece uçlarına açılan çentiklerle birbiri içine sokulmak suretiyle, bazen de çivilerle çivilenmek suretiyle inşa edilmiştir. Bunlara “çantı ev” veya “çatma ev” diyoruz. Çantı evlerde çatının üstü “hartama” veya “pedavra” denilen ince kıyılmış tahtalarla örtülür ve tahtaların rüzgardan uçmaması için üzerlerine çoğunlukla taş koyulur. Günümüzde bu evlerin yapımından vazgeçilmektedir. Kereste doğrama atölyelerinin bulunduğu kesimlerde ise ahşap evler biçilmiş keresteler ile yapılırlar. Bu meskenler birkaç katlı ve çok çeşitlidirler. Alt kat yine çoğunlukla ahır olarak kullanılır. Kasaba ve şehirlerde, ahşap evler daha da çeşitlenir. Cumbalar, oymalar, işlemeler ortaya çıkar. Gerek İstanbul’daki eski köşkler, yalılar, gerekse Anadolu’da çoğu şehirlerdeki eski evler, konaklar ahşap meskenlerin en güzel örneklerini sunarlar.
2. Toprak Meskenler
Yeterli ağaç veya mesken inşaası için elverişli taşların olmadığı İç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki kırsal alanlarda topraktan yapılmış olan evler hakimdir. Çamurun ot veya samanla karıştırıldıktan sonra özel kalıplara dökülerek kurutulması ile yapılan tuğla biçimindeki “kerpiç”, bu evlerin ana malzemesidir. Duvarlar ısı yalıtımı için oldukça kalındır. Çatı ise çoğunlukla düz dam şeklindedir. Damda sebze-meyve kurutulur, kaynatılmış buğdaylar serilir, hatta yazın sıcak günlerinde ev sakinleri serinlemek için gece evin damında bile yatarlar. Şanlıurfa ili dahilinde ise dam, kubbe şeklini almaktadır. Güneşten korunmak için son derece uygun olan bu meskenlerin kubbesinde ışık ve hava girişini sağlamak için küçük bir pencere bulunur. Kubbenin tepesinde ise yakılan tezek dumanının çıkmasını sağlayan bir delik mevcuttur.
3. Taş Meskenler
Taş evler Toroslar, Ege Bölgesi ve Doğu Anadolu’da bir yaygınlık gösterirse de sadece taşların üst üste konulması ile yapılmış olanlar hayli azdır. Buna karşılık taşların arasına ağaç veya toprak malzeme koyuralak yapılan meskenler kırsal alanda çok yaygındır. Taş meskenler, yakın çevrede bulunan taşların cinsine ve bölgenin sosyo-ekonomik özelliklerine bağlı olarak çeşitlenirler. Ancak kireç taşı kolaylıkla işlenebilmesinden dolayı çok kullanılan bir mesken malzemesidir. Taş evlerin en güzel örneklerini Şanlıurfa, Gaziantep ve Mardin’de yumuşak kireç taşları ile yapı mış iki hatta üç katlı meskenlerde görüyoruz. Bunların üstü genellikle düz dam şeklinde olup, duvarlarda veya evin belirli yerlerinde çeşitli figürlere dahi rastlanır. Kireç taşlarının açık renkli olması da yaz sıcaklığının evin içine girmesini nisbeten önlemektedir.