1- Alp-Himalaya dağ kuşağında bulunan Kuzey Anadolu dağları ve Toroslar’ın yüksekliğinin fazla olması ve kıta hareketleri (Epirojenez) ile III. zaman sonu IV. zaman başında toptan yükselmesi, ülkemizin engebeli ve yüksek (ortalama 1132 m.) olmasına neden olmuştur.
2- Ülkemizde ortalama yükselti batıdan doğuya doğru artar. En yüksek bölgemiz Doğu Anadolu’dur. Bunun nedeni Arap
levhasının kuzeye kayarak Anadolu’yu sıkıştırıp yükseltmesidir.
3- Yükseltinin batıdan doğuya doğru artmasına bağlı olarak sıcaklık düşer, donlu ve karlı günlerin sayısı artar, yağış miktarı artar, tarımsal ürünler geç olgunlaşır, ulaşım zorlaşır, kışların süresi uzarken yazlar daha kısa sürer.
4- Ülkemizde dağların geniş yer kaplaması, engebeli alanların fazla olması ve dağların kıyı çizgilerine uzanışlarının farklı olması kısa mesafelerde iklim şartlarında büyük değişmelere neden olarak bitki örtüsü çeşitliliğinin artmasında etkili olur, tarım alanları daralır, yerleşme zorlaşır, erozyon ve heyelanların fazla olmasına neden olur, akarsu akış hızını arttırarak hidroelektrik potansiyeli arttırır.
5- İç Anadolu etrafı yüksek dağlarla çevrilidir. Kıyı alanları ile bölge arasında doğal bir set meydana getirmiştir. Ancak bölgenin içinde yerşekilleri genel olarak sadedir. Kapalı havzalar geniş alanlar kaplar, platolar yaygındır, ulaşım kolay, yol yapım maliyeti düşüktür.
6- Marmara Bölgesi ortalama yükseltinin en az olduğu bölgedir. Tarım arazisi oranı fazla, ulaşım kolay, yol yapım maliyeti düşük, hidroelektrik potansiyeli çok azdır.
7- Ülkemizde karstik yerşekillerine en fazla Akdeniz Bölgesi’nde rastlanır.
8- Volkanik şekillere en çok Doğu Anadolu ve İç Anadolu’da rastlanır. Ülkemizin en genç volkanik yöresi Manisa Kula’dadır.
9- Ülkemizin şekillenmesinde en etkili dış kuvvet akarsulardır. Akarsu aşınmalarının ve birikimlerinin tamamı ülkemizde görülebilir.