Kır-Şehir Ayırımında Kullanılan Kriterler

Yerel Yönetim Kriteri

Yerel yönetim terimi belediye yönetim organizasyonunu ifade eder. Bazı araştırıcılarbelediye teşkilatı bulunan yerleşmelerin şehir sayılması gerektiğini kabul ederler.Kuşkusuz belediye hizmetlerin verilmediği bir yerleşme şehir sayılmaz. Bununlabirlikte belediye teşkilatının tek başına varlığı bir yerleşmenin şehir olarak kabuledilebilmesi için yeterli değildir.

Planlama Kriteri

Şehir teriminden aynı zamanda planlı bir yerleşme ve bu yerleşmenin belli bir plandahilinde gelişmesi, büyümesi anlaşılır. Bu görüş temelde doğrudur. Çünkü dikeyve yatay büyüme planlı olmalıdır. Şehiriçi arazi kullanılışı bakımından konut bölgeleri,ulaşım, park ve yeşil alana ayrılmış sahalar, ihtiyaca uygun olarak planlanmıştır.Yani bir yerleşmenin planlı gelişmesi de ona şehir niteliği kazandıran faktörlerdendir.Ancak pekçok gelişmekte olan ülkelerle birlikte Türkiye’de de plansız gelişen,gecekondularla apartmanların iç içe bulunduğu şehirler mevcuttur. Diğer taraftan,

Türkiye’de ilk gelişme planı 1923 yılında Ankara için yapılmış, bütün belediyelerinimar planı yapma zorunluluğu ise ancak 1930 yılında getirilmiştir. O halde,1930 öncesinde plansız gelişen (çağdaş anlamda) yerleşmeleri ve bugünün plansızgelişen yerleşmelerini şehir saymayacakmıyız? Böylece anlaşılıyor ki, bir yerleşmeninşehir kabul edilebilmesinde planlama kriteri de tek başına yeterli değildir.

Nüfus Kriteri

Üzerinde çok durulmuş olan bir kır-şehir ayırımı kriteridir. Ülkemizde 442 sayılıKöy Kanunu, ancak 2000’den fazla nüfuslu yerleşmeleri şehir kabul eder.Oysa nüfusu 2000’i çok aşan, ancak fonksiyonları bakımından şehirsel karakterkazanmamış pekçok yerleşme birimimiz vardır. Bu nedenle pekçok araştırıcının,ortak kanısı, ülkemiz için 10.000 kişilik sınırın kır-şehir ayırımında altlimit olabileceği yönündedir. Nüfus kriteri pratik olması ve karşılaştırma imkanısağlaması bakımından sık kullanılmaktadır. Buna rağmen tek başına şehirile kırı ayırmada yeterli olmamaktadır.

Fonksiyon Kriteri

Bir şehrin büyüklüğü, yani barındırdığı nüfusun giderek artması, onun tarım dışındakisektörlere daha fazla sahip olmasına zemin hazırlar. Gerçekten 10.000 vedahafazla nüfuslu şehirlerimizde tarım sektöründe çalışan nüfus, faal nüfusun %10’unupek aşmazken, nüfusun artmasına bağlı olarak başta sanayi ve genel hizmetler olmaküzere tarım dışı faaliyetler daha fazla önem kazanır. O halde bir yerleşmeninşehir sayılabilmesi için çalışan, faal nüfusun en azından %50’sinden fazlasının geçiminitarım dışı sektörlerden sağlıyor olması beklenir. Başka kelimelerle şehirli nüfusbüyük ölçüde topraktan kopmuş olmalıdır.

Sonuçta şehrin genel bir tanımını yapmak gerekirse; “Şehir, bir plan dahilinde kurulmuşve gelişen, onbinlerce insanı barındıran ve insanların geçiminde tarım dışıkaynakların hakim olduğu, toplu ve en büyük yerleşme birimidir” denilebilir.

yillara-gore-turkiyede-kir-kent-nufus-orani

Yazı derlemesi: Bawer

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir